12 Aralık 2008 Cuma

Day 6 of the revolt in Greece.

Six days after the murder of the young boy Alexis Grigoropoulos by a policeman triggering the biggest revolt of the last six decades in Greece, the rebellion of the youth continues, with the schoolchildren in the vanguard. More than a hundred of schools and faculties are under occupation. Demonstrations of school children erupted in the morning in most of the neighborhoods of Athens, police stations were attacked, and public buildings were occupied. The provocative attitude of the murderer and of his infamous lawyer Kouyas attempting a character assassination of the victim, presenting him as a hooligan with a disturbed behavior etc., and the attempt of the police to present the crime as an accident gave anew impulse to the mass revulsion and rebellion. In the afternoon a new demonstration of thousands of youth took place in the center of Athens, and another one will follow tomorrow.

Outside Athens, the revolt is engulfing the entire country; demonstrations take place even in regions traditionally conservative such as Laconia in the South.
News for actions of international solidarity from Moscow to Buenos Aires, and from Tokyo and Istanbul to Barcelona, Madrid, Rome, Bologna, Paris, Grenoble, Copenhagen, Stockholm, etc. is received here with enthusiasm. The European bourgeoisie, on the contrary and its press show great concern and fear for the contagious effect of the Greek revolt to other European countries. Particularly the French bourgeoisie and Sarkozy himself expressed their fears. The paper “Minute” wrote that there is a danger for a new May 68 starting this time from the revolt in Greece. Financial Times wrote that the rebellion in Greece is an anomalous situation for the European Union”…

As the Greek schoolchildren say “Let’s make real ‘their’ worst nightmares!”

Savas Michael

İsyanın 6. günü

Genç Aleksis Grigoropulos’un polis tarafından öldürülmesinin üzerinden altı gün geçti. Bu cinayet üzerine patlak veren, Yunanistan’da son 60 yılın en büyük ayaklanması niteliğini taşıyan ve başını ortaokul ve lise öğrencilerinin çektiği gençlik isyanı ise sürüyor.
Yüzden fazla okul ve üniversite işgal altında. Orta öğretim öğrencilerinin gösterileri sabah saatlerinde, Atina’nın pek çok mahallesinde başladı, polis karakollarına saldırıldı ve kamu binaları işgal edildi. Katil ve adı kötüye çıkmış avukatı Kouyas’ın provokatif bir tutumla kurbanı davranış bozukluğu olan bir holigan gibi göstererek ona kara çalmaya çalışması ve polisin suçu bir kaza gibi göstermeye kalkışması kitlelerin duygularında ve isyanında yeni bir sıçrama yarattı. Öğleden sonra binlerce genç yeni bir gösteriyle Atina’nın merkezini doldurdu, yarın da bir başkası düzenlenecek.
İsyan Atina dışında da yayılarak bütün ülkeyi içine çekiyor; Güney’deki Lakonya gibi geleneksel olarak muhafazakâr bölgelerde dahi gösteriler düzenleniyor.

Moskova’dan Buenos Aires’e, Tokyo ve İstanbul’dan Barselona’ya, Madrid’e, Roma’ya, Bolonya’ya, Paris’e, Grenoble’ye, Kopenhag’a, Stokholm’e, vs. kadar birçok yerde uluslararası dayanışma eylemleri yapıldığı haberleri burada coşkuyla karşılanıyor. Buna karşılık Avrupa burjuvazisi ve medyası Yunan isyanının diğer Avrupa ülkeleri üzerinde bulaşıcı etki göstermesinden büyük endişe ve korku duyuyor. Özellikle Fransız burjuvazisi ve bizzat Sarkozy korkularını ifade ettiler. Minute gazetesi, bu kez Yunanistan’dan başlayacak yeni bir Mayıs 1968 tehlikesi olduğunu yazdı. Financial Times, Yunanistan’daki isyanın “Avrupa Birliği için olağandışı bir durum” olduğunu belirtti…

Yunanlı ortaokul gençlerinin dediği gibi, “En kötü kâbuslarını gerçeğe dönüştürelim!”

Savas Mihail – EEK (Yunanistan)

11 Aralık 2008

Engels : Ayaklanma

"Ayaklanma, savaş ya da herhangi bir başka sanat kadar bir sanattır; savsaklanmaları, bunları savsaklayan partinin yıkımına yol açan bazı pratik kurallara bağlıdır. eğer oyununuzun bütün sonuçlarına korkusuzca göğüs germeye iyice kararlı değilseniz, ayaklanma ile hiç oynamayın… bir kez ayaklanma yoluna girildikten sonra, büyük bir kararlılık ile ve saldırıcı biçimde hareket edin. savunma her türlü silahlı ayaklanmanın ölümüdür; aksi takdirde ayaklanma, daha düşman ile boy ölçüşmeden yitirilir. düşmanlarınıza güçleri dağınık olduğu sırada aniden saldırın ve ne kadar küçük olursa olsun, yeni, ama günlük başarılar hazırlayın."

Friedrich Engels

http://www.marksist.com/...nun_112_yilinda_engels.htm

All cops are fascists.


Turkey,may day 2008.

First page of "Liberation".


After Greece
France can ignite it?

Protest in Italy


From Italy, general strike and student protest: "con Alexis nel cuore" [Alexis is in our heart].

Ainfos çevirisi

Atina'dan selamlar...
medyaya bakacak olursanız bugün sönmüş olması gereken isyan sürüyor.
her ne kadar yağmur yağıyor olsa da atina ve diğer şehirlerde isyan
ateşi sönmüyor. bugün ortaöğretim öğrencileriyle birlikte gençler ve
işçiler yeniden meydanlara döküldüler. binlerce insan bugün de polis
güçlerine karşı öfkelerini kustular ve en az 25 polis karakoluna
saldırıda bulundular.
hukuk, iktisat ve politeknik'te işgaller devam ediyor. genel
toplantılara 300-500 kişi katılıyor. 300 okulda işgallerin sürdüğü
bilgisi var.
ayrıca agyos dimitrios belediyesi de yoldaşlarımız tarafından işgal
edildi ve 'halk meclisi' çağrısı yapıldı.
yarın saat 12'de bütün öğrencilerin katılacağı bir yürüyüş çağrısı var.
aynı zamanda devletin kolluk güçleri faşistlerle birlikte
anarşistlere, öğrencilere ve göçmenlere yönelik saldırıları
tırmandırıyorlar. akşam saatlerinde 5 yoldaş (aralarında bir
filistinli bir de polonyalı) koridallos cezaevi'ne götürüldü. üstelik
4 kişi daha pazartesi günü mahkemeye çıkarılacaklar. büyük ihtimalle
onlar da tutuklanacaklar. şimdiye kadar gözaltına alınan 200 kişiden
5'i atina'da, 8'i de larisa'da tutuklandılar. tutuklananlar, polisle
çatışma ve yağmaya katıldıkları gerekçesiyle yargılanacaklar.
gözaltına alınanların yüzde 50'si göçmen ve arap ülkelerinden göçen
25 kişi antiterör yasasına muhalefetten hakim karşısına
çıkarılacaklar.
neredeyse bütün sokaklarda şu kuşlamayla karşılaşabilirsiniz;
öfke sönmüyor!
bugünler aleksi'nin günleri!

Özgürlüğün hayaleti dişlerinin arasında bıçakla gelir

Sosyal baskının en ağırı soğukkanlılıkla burulmaktır. kaldırımlardan sökülüp polis kalkanlarına yada ticaret tapınaklarına fırlatılan her taş, gecenin karanlığında gökyüzünü aydınlatan her şişe, onların ve bizim bölgelerimizi bölen sokaklara kurulan her barikat, insanlari tüketici olmaktan çıkaran devrim ateşinin her alevi ışığında ayın altında kaldırılan her yumruk, sadece direnişe kol kazandırmıyor ama özgürluğe gövde veriyor. şimdi hissedilen bu özgürlük hissi, çocukken sabah kalktığımızda hissettiğimiz ve her şey olabileceğimiz anlardaki hislerimize benziyor. her şey olabiliriz; uyanmış yaratıcı insan olarak bizden beklenen "itaatkar nesne", "öğrenci" "yabancılaşmış işçi", "mülk sahibi", "aile kadını/erkeği" olmak zorunda değiliz artık. özgürlük düşmanlarıyla yüzlesiyoruz artık; onlardan korkmuyoruz. bu yüzden eskiden olduğu gibi işlerine dönmek isteyenler korkuyorlar. özgürlüğün hayaleti her zaman dişlerinin arasında bıçak tutarak gelir, zincirleri kırmak için şiddet bu zincirlere bağlı olarak sefalet içinde yasayanları özgürleştirir. yine de 6 aralik cumartesi akşamından beri bu ülkenin şehirleri düzgün işlemiyor, alışveriş terapisi yok, bizleri ise goturecek acik sokaklar yok hukumetin durumu duzeltme inisiyatifine dair haber de yok, insanlari endiseden uzak alisverise yonlendirecek tv programlari da yok, meydan gecelerinde arabalarla gezdirmeler yok vs. vs. vs. bu günler ve geceler tüccarlara, tv sahiplerine, bakanlara ve polise değil, alexis'e ait. gerceküstücüler olarak binlerce başka insanın yanında, başından beri sokaktayız, ayaklanmayı paylaşmak ve dayanışmak icin; gercek üstücülüğün nefesi sokaklarda olduğu ve sokakları asla terk etmedigi icin. polis cinayetinin ardından devlet katillerinin önünde sokağın nefesi ve direniş çok daha yaratıcı bir hale dönüşmüştü. harekete yok vermek elimizde değil ve gücümüzü aşıyor. yine de özgürlük mücadelesindeki sorumluluğumuzun farkındayız. olayların bütün yüzleriyle aynı fikirde olmasak da ve özellikle şiddet kullanımına katılmasak da, bu olayların bir neden yüzünden ortaya çıktığının bilincindeyiz. bu ateşli nefesin gücünü kaybederek sönmesine izin vermeyelim.! hadi bunu betondan bir ütopyaya dönüştürelim: dünyayı ve hayatı dönüştürelim! polisler ve onlarin efendileriyle uzlasmak yok! herkes sokaklara! öfkeyi hissetmeyenler susmalıdırlar ! atina gerçeküstücüler grubu, aralik 2008

11 Aralık 2008 Perşembe

High Schooler Anarchist Activity Declaration

Greek Police murdered 16-year old Alexandros on the 6th of December.

He was murdered because; Alexandros had not accepted to be a part of the exploitation and consumption of the capitalist machine.

He was murdered because; Alexandros was a part of a culture in which there is no government and property, a culture in which the essential thing is sharing and solidarity, a culture that consists of people who never agree with authority.

He was murdered because; Alexandros was an anarchist.

He was murdered because; police murder.

During the same recent days, the municipal police of the Turkish Republic murdered another young man, 13 year old Bulent Calikiran.

He was murdered because; Bulent was selling handkerchiefs to buy a pair of pants for a religious festival.

Police from the same state tortured and murdered Engin Ceber on the 10th of October.

He was murdered because; Engin was in a demonstration protesting the government whose police shot his friend and are still free

They murdered; because ALL STATES ARE TERRORISTS, ALL POLICE ARE MURDERERS.

Governments are killing our fellows; in these conditions, rioting is unavoidable.

"POLICE MURDER EVERYWHERE"

10 Aralık 2008 Çarşamba

Communist Organization of Greece (KOE) Declaration

"We are obliged to condemn the shameful position of the Communist Party of Greece (KKE), which takes “equal distances” between the government and the “rioters” and dares to accuse the Coalition of Radical Left and the Communist Organization of Greece that we “cover the provocateurs”. They should be ashamed by the fact that Ms. Petralia, Employment Minister of the criminal government of K. Karamanlis, yesterday evening congratulated them for their “responsible” attitude… One more time, the “big revolutionary words” go hand-in-hand with the “realistic responsibility” and, again, they tend their helpful hand to the government of K. Karamanlis."

Long Live Rebel !
Long Live Real Socialism !

Protest in Turkey

A group of anarchists protested fascist greek state by throwing bottles of red ink to consulate building in Istanbul.